21 Şubat 2010 Pazar

Efendiler...!!! Sarışınlara bok atmadan evvel bir kez daha düşünün!


Üniverstenin ilk yıllarında saçı belinde ( bildiğin kezban) sıkı bi metalciydim. Boru diil olum Manowarcıydık.  Metallica falan Mustafa Sandal muamelesi görürdü o zamanlar camiada. Konserlerde ön saflarda headbang yapar, eve gidince de tutulan boynuma viks sürdürürdüm anneme (fonda da , annem annem ben ne acılar çektim) . Siyah, dünyadaki tek renkti. Kırmızıdan ve sarışınlardan tiksinirdim, ikisi de motor hatun kriteriydi çünkü. 3. sınıfta Radiohead, Pearljam, Tori Amos, Björk’ü keşfetmemle beraber bünyede bi softlaşma, genel görünüm itibariyle de bi değişiklik hevesi hasıl oldu. Siyah üniformalarımdan kurtulmalıydım artık. İlkokulda 5 yıl siyah önlükle istikakımı doldurmuştum zaten dimi ama. Ufak ufak renklendi kıyafetlerim ( bu işe en çok annem sevindi). Saçlarımı da bi anda kısacık kestirip, maviye boyattım ( bu işe en çok annem üzüldü). O zamandan beri saçlarım hep kısadır. Mürebbiye kızılından tutun da, diyare yeşiline kadar denemediğim renk kalmadı. Ünvdeki kadar sert olmasa da sarı saça tepkim aynen devam etti. Taaki 3 sene evvel bi kız meclisinde ağdadan sonra açılan saç rengi mevzuuna kadar. Laf döndü dolandı benim saç rengime geldi. ‘ Ya kızım her rengi denedin içinde kalmadı yani, bi sarı yap artık şu saçları. Bak açık tenlisin, gözlerinde ela valla çok yakışır, doğal da durur sırıtmaz hem ’ lafları ilgilenmiyomuş görünsem de pek etkiledi beni.  ‘ Ayy yok daha neler, sarı çok ucuz durur ya’  desem de bi kere, neden olmasın lan sırıtışı gelip oturmuştu yüzümün orta yerine. Bir iki hafta resmen mücadele ettim irademle. ‘ Nası yutcan lan onca lafı, ama ya dedikleri doğruysa afet gibi bişiy olursam sahiden ’  çelişkileri neticesinde, şuursuzca kuaföre gittim.  O zamanlar ki kuaförüm Hasan şaşırdı tabi ‘ tiz beni sarı gacı yap’ isteğime. Adam emin misin falan demesin diye kızların bana söylediği her şeyi bi çırpıda kendi fikrimmiş gibi anlattım. Peki dedi. İçerde oreali ( renk açıcı) hazırlamaya koyuldu.  Ben ne bilirim oreali, adam bi sürdü ben yandım anam diye koşup soğuk suyun altına tuttum kafayı. Hasan ‘ bak kolay bişiy diil bu oreal,iyi düşün öyle gel’ dedi. Kafamı ovuştura ovuştura tekrar oturdum sandalyeye. ‘ Bu kadar acı varsa işin ucunda kesin şahane bişiy olcak ’  dedim. Hasan, hallam diye güldü. ‘ Hem bunca kadın yaptırmış, bi ben miyim lan dayanamayacak ’ diye de ekledim. İşleme tekrar başladık.  Her bir oreal fırçası beynimi kaynama noktasına getirirken saç diplerimde katlanılmaz bir acı hasıl oluyodu. Sanki çakmakla cıztt diye tutuşturuyolardı tek tek saçlarımı. Bi süre sonra alnımda kabar kabar su kesecikleri oluşmaya başladı. 5 dk sonunda döş bölgem dahil yüzüm, gözüm kafa derim kıpkırmızı oldu ve komple su topladı. Hasan panikledi. ‘ Ölecek lan bu ’ diye yıkamaya kalktı. ‘ Hayır o kadar sabrettim beklicem amına koyum ’ diye ağlıyodum. 15 dk doldu dolmadı bayılma noktasına geldiğimde yıkattım kafayı.  Ayy bi renk çıktı resmen ‘ sik beni sarısı ’. O kadar çiğ ve iğrenç ki. ‘ 1 hafta sonra biraz daha açarız, bi anda açılmaz bu ’ dedi. ‘ Aslaa, bu renkle sokağa çıkıp kendimi öldüreceğime orealden ölürüm daha iyi ’ dedim. ‘ Ben bi dışarıda sigara içiyim kaldığımız yerden devam ederiz işkenceye’ dedim. Ellerim titriyodu resmen. ‘ Ulan bu kadar zor muymuş bu işler, sarışınlara saygı duydum şimdi ’ dedim kendi kendime. Hayır bide kürdo renginde falan olsam tabutta çıkmıştım kesin. Acı eşiğimi telkinlerle yükseltip, tekrar içeri geçtim. Bildiğin kederliydim. Neler yaşadığımı daha fazla anlatıp içinizi burmayım. Takribi 2-3 saat sonunda sarışın bi gacı olmuştum artık. Soluğu doğruca gazband grubunun yanında aldım.  Kızlar beni adeta Kandilden dönüş yapan  Pkklıymışım gibi karşıladılar. Alkışlar, ıslıklar falan. ‘ İşte bu ya, kendini bulmuşsun resmen, acayip doğal olmuş ’ tezahüratları fonda. O gün bugündür sarışınım. O kadar para, zaman ve acıdan sonra kolay dönülmüyo valla. Sonradan bitkisel açıcı ayağına kabarmalarım, su toplarım gitse de, acı da zerre azalma olmadı valla. 3 yıldır rutin bi şekilde gidip paşa paşa çilemi çekiyorum. 
Hasılı;  orealdir, boyadır onca kimyasal ve beyin haşlamasından sonra nöronlarının yarısını kuaförde bırakıp çıkıyosun resmen. Ve çekilen acılar neticesinde ‘ amannn bu neki, ben ne acılar gördüm ’  vurdumduymazlığı çöküyo üzerinize. Bu da sizi hayata karşı ilgisiz, insanlara karşı ise aptal gösterebiliyo. Bi daha sarışınlar aptaldır derken bi daha oturup düşünün. Siz onca sabrı, metaneti gösterebilir miydiniz aceba hı? Hem de  üzerinize aptal sıfatının yapışacağını bile bile!

15 yorum:

Joey Potter dedi ki...

Bu yaşıma kadar saçıma sadece 1 kez gölge yaptırdım ama kırmızı içimde neden bilmem ergenlikten beri uktedir. Hatırlar mısın bir ara Lorealin falan saç maskaraları vardı. O zamanlar okula gittiğim için yaşta küçük :) alamadım boyayamadım buklelerimi rengarenk hala içimde uktedir :p

sanitabant dedi ki...

maskarayla falan uğraşma zaten şu yaşta:)git hemen boyat ne renk istiyosan, beğenmezsen renk siliciyle tekrar eski haline dönersin hem. Sarı yaptırmadığın sürece sorun yok şekerim:))

maRLa dedi ki...

renk silici falan da ne komik yapio şimdi düşününce, böle bembeyaz bi tip:)

bu arada gerçekten ilk kez senden duyuyorum ya bu sarı yaptırırken acı çekildiğini, acaba senin bi alerjin falan olabilir mi? bu ihtimali düşündün mü:)

ben de sarıya karşı önyargılıydım aslında ama 3-4 yıldır şu platin sarısı pek bi cezbediyor, aslında sarının duruşu da nasıl bir modelle kullandığın ve tamamen kişinin tarzı ile çok çeşitlilik gösterebiliyor işte. kimisi aptal sarışın olurken kimisi has uçuk oluyor işte ama neticede cesaret işidir.

sanitabant dedi ki...

allerjik bi bünyem var o doğru, amma velakin bunu ilk kez benden duymuş olmana da ben şaşırdım:))Ama dediğim gibi kimyasal açıcılar biraz daha insani:)bide acı eşikleri farklı olabiliyo tabi insanların:)Ben bu konuda açılmamış bir gonca gül hassasiyetinde olduğum için daha duyarlı davranıyo olabilirim:))

beni dün platin yaptılar:)bide rihanna modeli adı altında bence bendeniz tarzı bişiy kestiler, uzayınca tam rihanna olcaksın dediler, 4 gözle onu bekliyorum:)

maRLa dedi ki...

şu bi tarafı neredeyse yok denecek kadar kısa, bi tarafı kulak memesi hizasında olan model mi?

bak benim de saçlar şimdi bi taraf omuzda, diğer taraf kulak memesi hizasınsa, enseler kısacık falan böle antin kuntin bşiler..

sen ben gibi bünyeleri hiç bşiyi rutine girmemeli, değişken durumlar hep iyidir.

sanitabant dedi ki...

Kuaförün çırağı apla Ezel'deki bilmem kime benzedi saç rengin dedi. Sen biliyosan Ezeldeki kızın saç rengini al, senin tarifinin biraz daha kısasına yapıştır , ona bide ben faktörünü ekle, hah çıkan sonuç aynı ben:)

Joey Potter dedi ki...

Ya benim istediğim renkler çok uçuk benim mahalle kuaförü tutturamaz onu bir de cesaret meselesi geçen gene söyledinm. Kadın isyan etti. Yllardır istiyorsun artık boyatta kurtul diye ha ha :)

Hatchipu dedi ki...

bloguma yazdigin övgü dolu, bonibom tadinda, pazartesiler nasil sinirli olursa bir insan öyle sinirli oldugum bi zamanda okudgum o kommentlerin icin tesekkür ederim =)
az önce geldim isten, kafam davuk, o yüzden simdi yazini okumadan yazina alakasiz bir kommentattigim icin affola. ama iyi okuyucuyumdur he. cokta fena comment yazarim.
sana en agdalisindan : döncem sana bebegim ;)
eyyvallah. hatce

sanitabant dedi ki...

valla burdan da diyorum hatchipu denen hatun acayip yetenekli.çok eğlenceli ve yaratıcı şeyler tasarlıyo.Öyle basit bi boncuk dizicisi falan diil ha:)illüstrasyonları da bi o kadar iddialı valla:) öyle arkadan ayrı önden ayrı konuşmayız şekerim:)
bu arada hoşgeldin sefalar getirdin:)

sanitabant dedi ki...

joey kır zincirlerini artık, bi daha mı gelcez dünyaya dimi ama:)yoldan çıkarıcı komşu kızı gibi hissettim kendimi lan:)))

cic dedi ki...

nöronların yarısı gideceğine nöronlar çoğalmış bence orealden sonra:) ben de açık yeşile boyatmayı düşünüyorum saçlarımı; 2 yıl gibi bi süredir aldığım elektrikli makinamla 1,2 numaraya falan kesiyordum bi süredir kısa normal kestiriyorum berbere normal insanlar gibi gittim geçen

sarı bence yakışıyor sana, diğerleri de iyi ama mavi falan da olsa iyi:))

Leah dedi ki...

Ben omzumdan aşağıya doğru fazlaca uzun bi şekilde sarkmakta olan dalgalı saçlarımı gözümü kırpmadan kestirdim geçen gün. Neden diye sor bi. Hem dökülüyodu, hem taraması binbir dertti falan bunlar her zaman vardı da saçlarımı kestircek kadar baskı uygulamıyolardı mevcut durumda. Geçen gün saçıma maşa yaparken gözümün kenarını yaktım. Sonra sizin yüzünüzden oldu lan diye gittim saçlarımı kestirdim. Kısacık kaldılar zavallımlar. :(

Kuaför demişken ben de böyle bi şey anlatiyim dedim, içimden geldi valla bak saçımda boya olsa onu anlatırdım ama yok malesef :D

Yeni izleyici kütlesi Leah.

sanitabant dedi ki...

Off maşa falan çok eziyetli be Leah. Kısa saç candır valla, bakma sen havalıdır da ha:)Kısayla küt arası işte biraz can sıkıcıdır. Fön çektirirsin mehmet günsürün head&shoulders saçları gibi sünepe bişiy olursun, çektirmessin hanımlar lokaline giden neriman teyze gibi görünürsün, o yüzden habire kestirip durursun:))
Bu arada hoşgeldin:)

Dalgaları Aşmak dedi ki...

Bende vakti zamanında epey renk değiştirdim ama kaç senedir sarı röfleliyim .yakışıyor ne yapayım :)

sanitabant dedi ki...

yakışıyor ne yapayım derken saçlarını da şöyle bi attırdın dimi itiraf et dalgaları aşmak?:))