Adım ayran gönüllüye, aşk kadınına ve hatta man eater’a çıktı sevgili bilog. Bunları diyen yakın çevrem. Ama şimdi anlıyorum ki gerçekten yakın olsalardı aslında, Nilgün Belgün vari civelek civelek yakıştırmaların benimle uzaktan yakından alakası olmadığını, olsa olsa aşk fukarası olduğum gerçeğini görürlerdi. Ama heyhat nasıl görünüyosam/gösteriyosam.
Önemsenmek, birilerinin hayatına dahil olmak ve en önemlisi sevilebilmek tek isteğim. Kimin değil ki diyosunuz biliyorum. Ama ben bunların dillendirilmesinin ayıp, zayıf ve güçsüzlük olduğu düsturuyla büyütüldüm. İçin için bu arzuyla yanıp tutuşsam da, kimseden bir talebim yok mesajıydı hep görünen.
Aslında kızmıyorum da, insanlar görmek istediği şekilde yaklaşırlar, ki ben buna tuz biber de ekiyorum daha ne olsun .
Aramazsa aramam, o davet etmediği sürece rededilme korkusuyla hiçbiyere çağırmam, beraber olunan sabahta o sarılmadığı sürece yüzümü bile o yöne dönmem. İçin için sarılma isteğim olsa da önce onu beklerim. Aktivite sonrası beraber uyumamak için kıvranan adamları görünce içim acısa da, “ben biriyle uyuyamam, ayrı yatabilir miyiz” derim, adam rahatlar. Ve ben biriyle uyuyabiliyo muyum gerçcekten onu bile bilmiyorum.
Benim için hiç mücadele edilmedi. I’m Juli'de aşk için kilit kriter buydu. Bira paramı ödemeyi bile mücadele olarak kabul edebilirdim lakin o bile çoğunlukla olmadı.
Maddi beklenti olarak algılanmasın bu, ki belki bekleyebilirdim de. Ancak ağzıma sıçtırta sıçtırta dersimi aldım. Hep aynı numarayla sigarasını aldıranı mı istersiniz, özledim diyip otele çağırıp paranın yarısını talep edeni mi, evime yemeğe gelip üstüne taksi parasını istemeyeni mi. Yoo hiçbiri de züğürt değildi, beni 100'e katlayan cinstendiler, ama yamyam ruhluydular belli ki. Bunun üzerine bana hiç hediye alınmadı dersem yadırgamazsınız herhalde.
Kurbanı oynamıyorum. Herkes benim gibi yaşamadığına göre muhakkak ben de bi bokluk var. Talep etmediğim sürece iyi niyet göremiyorum belki de. Hoş nasıl talep edilir onu da bilmiyorum ki.
Mutlu birliktelikleri olanlarla konuşmak artık içimi karartıyor. Nasıl tanıştınız diye sorduğumda alınan cevap ya iş ortamı yada arkadaş ortamı oluyor. Hiçbir kız arkadaşım da çıkıp, “ bara gittik hesabı kitledi, sonra otelde kaldık onunda yarısını ödedim, sabahına beni bruncha davet etti” demiyo mesela. Herkes en üst düzeyden seviye belirlerken ilişkilerine, ben habire irtifa kaybediyorum.