Bugün çok pozitif bakıyorum hayata bilog. Hep böyle sevdim sevilmedim tarzı ilişkilerimle can sıkıyorum ya, aslında tam olarak yansıtmıyorum herşeyi. Sevilmeyen mutsuz kız imajı çizmek hoşuma gidiyor, teselli eden de çıkıyor mutlu oluyorum işte.
Gerçek şu ki: basbaya benden hoşlanan erkekler de var etrafımda. Hiç bunları anlatmadım size. Ama artık zamanı geldi. Tipleri, çalıştıkları sektörleri farklı da olsa hepsinin tek bir ortak noktası var: asgari ücretli olmaları.
Beni her gördüğünde kitlenen şok marketin kasiyerini bilmiyorsunuz mesela. Çamaşır suyu lekeli eşofmanımı da görse , duştan sonra kabarmış fatih ürek modeli saçımı da yine de değişmiyor hisleri. Dünyanın en güzel kadınıymışım gibi bakıyor yine de. Arada bir bakımlı gördüğünde de, ‘vayy neydin ne olmuşun’ bakışı atıp rencide etmiyor beni hiçbir şekilde. Ayy bebeyim benim.
Sonraa, her zaman gittiğimiz kebapçıdaki garson çocuk! Şiş istiyorum mesela, masadaki herkese 6 şiş gelirken bana 8 tane geliyor. Masaya koyarken de göz kırpıyor çılgın. ‘Maşallah iyi yediniz’ diyerek komplimanını da eksik etmiyor. Üzerine de irmik helvası ikram ediyor. Ben yedikçe mutlu olan bir erkek var hayatımda ne şahane değil mi?
Taksi durağındaki şoför İbrahim mesela. Ay nasıl kibar nasıl tatlı. Hemen kapımı açıyor, poşetlerimi alıyor. Bir hürmet, bir ikram dostlar başına. ‘Nasılsınız hamfendi?’ akabinde bir mevzu açıyor hep. Fikirlerimi, görüşlerimi can kulağıyla dinliyor. Yaptığım her espriye gülüyor. Eve kapatıp, sabahlara kadar hayatımı anlatasım geliyor bazen .
Bakkalın çırağı Hüseyin’i de anlatmadım tabi. Ne zaman görse ‘ayy çok tatlısınız sanita hanım, bugün de ayrı bir güzelsiniz, bi kere öpebilir miyim?’ diye sarılıyor. Afyonum bile patlamamışken, o nemrut halime bile iltifatlar yağdırıyor ya, yüzüm değişiveriyor hemen. Akabinde bir özgüven, bir sevecenlik çöküyor üzerime, pamık prenses edalarıyla giriyorum ajansa.
Müdavimi olduğum barın garsonu Memeti de bilmezsiniz siz. Ne vakit görse, “gene mi erkek yok yanında, fıstık gibi hatunsun bu herifler mal valla” diye anında havaya sokuyor beni. Olan erkekleri de beğenmiyo zaten, “bunu mu buldun götüm gibi” diye. Votkam her zaman torpilli geliyor. Bazen bonkörlüğü abartıyor, ‘bu gece içmicem soda alayım’ dediğimde de bonkörlüğünden taviz vermeden, sodama votka damlatıyor. Param yok zannediyo zaar. Cüzdanımı düşünen Memeti sevmeyim de ne yapayım ben?
Benden hoşlanan erkeklerin görünen bu özelliklerini toplayıp bir araya getirdiğimde mükemmel karışım ortaya çıkıyor. İstediğim gibi bi koca bulamassam eğer, bunlardan birini alırım artık nikahıma. Ömür boyu asgari ücrete talim, yiyerek yedirerek mutlu bir hayatım olur belki de.
Not: Asgari ücretli insanları nasıl aşşağılarsın tarzı yorumlar yapıp üzmeyin beni, hadi canlarım.